Tüketim, Tasarruf, İsraf
Atilla Morçol
Konya/13.01.2013
Ya da İslam ve diğerleri.
İnsan ihtiyaçlarını gidermek ya da gösteriş için
tüketir. Hem ihtiyaç karşılansın hem de biraz daha fazla harcayarak gösteriş ve
sınıf üstünlüğü olsun maksatlı insanlarda az değildir. Allahın verdiği mal ve
mülk metaı gurur vesilesi yapılarak adeta bir ırkçılık davası güdüldüğü
malumdur.
Müslüman tahayyülünde
mefluç olmuş iki kavram; israf ve tasarruf. İsraf neredeyse sadakanın fazlası
için bile kullanılır olmuştur. Tasarruf ise biriktirme/kenz şeklinde tahrif
edilmiştir. Oysa İslam’da israf; nefsanî ve şeytani saçıp savurmadır. Tasarruf
ise Allah Rızasını gözeterek yapılan tüm harcamaları kapsar.
İslam’ın Mülk ve Servet
Anlayışı hiçbir beşeri ideoloji ile mukayese edilmeyecek derecede üstündür. İnsani,
vicdani açıdan müstesna bir mevkidedir.
İslam ile kapitalizm
zıt iki kutuptur. İslam ile marksizmin zıtlığı gibi. Kapitalizm serveti ve
şehveti putlaştırarak kitleleri bu putlara kurban eder, köleleştirir. Marksizm
ise bu işi bireyi topluma feda ederek, devleti toplumun tepesine Firavun olarak diker.Bir farkla
toplumun yegane Rabbi Devlettir diyerek halkları tek tipleştirir ve baskıyla
aline edere.
Sistem mukayese ve analizlerinde
servet/mülkiyet anlayışı önemli bir yer tuttuğu malumdur. Kapitalizm
serveti/mülkiyeti kutsallaştırır ve nihayetinde tanrısal bir dokunulmazlık zırhına
sokar. Ayni şeyi Marksizm’in pratiği olan Sosyalizm; kamusal mülkiyeti
kutsayarak halka nimeti haram kılar ve politbüroyu mütrefleştirir.
Kapitalizminde marksizminde hâlihazırdaki pratiği; ne bir fazla ne bir eksik
Batı ve Doğuda, herkesin malumu olduğu üzere budur.
İslam nimeti; Allah’ın halk
için yarattığını söyler. “Yere gelince, onu da
(yaratılmış) varlıklar için alçalttı-koydu. Orada meyveler ve salkımlı hurma
ağaçları, filizlenip dal veren taneler, hoş kokulu bitkiler vardır. O hâlde,
Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?” Rahman 10/13
İslam tüketmeyi; israf
ya da tasarruf olarak iki kategoriye ayırır ve imtihan vesilesi yapar. İsrafı
gayri meşru ve çirkin olarak görürken tasarrufu Âdeme ve evlatlarına bir hak ve
görev olarak tanır. Bu açıdan ihtiyaçların karşılanması için yapılan harcamalar
bile bir tasarruf harcamasıdır. Allah’ın hoşnut olmadığı, nefsanî ve şeytani
her harcama israftır. Buna karşılık rıza-i İlahiyi gözeterek yapılan her
harcamada tasarruftur. Biriktirmek israftır, Allah yolunda (Fisebilillah)
harcamak ise tasarruftur. İsrafla nimet heba edilir, tasarrufla her harcama ahret
yurdu için hayra dönüşür.
Mülk üzerine müstahlef
kılınan âdemoğlu ancak adalet ve kıstı gözetip tesis ettiğinde; israf değil
mülkü tasarruf edecektir. Aksi durum da israf söz konusudur ve Allah müfsitleri
sevmediğini buyurmaktadır.” Çardaklı ve çardaksız
bağları inşa eden Allah'tır. Tadları çeşitli ekin ve hurmaları, zeytin ve narı
birbirine benzer ve benzemez şekilde yaratan O'dur. Ürün verdiği zaman
ürününden yiyin, devşirildiği ve biçildiği gün hakkını verin; israf etmeyin,
çünkü Allah müsrifleri sevmez.”(en’am 141) Allah Tasarruf yani
Allah rızası için harcamayı iyiliğe ermenin şartı olarak zikretmektedir.” Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça, gerçek iyiliğe(Birr)
asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir.” (3/92)
İyiliğe (Birre) ermek; Allah için (fisebilillah) harcamaktan geçtiğini
öğrenmekteyiz.
Birr’in ne
olduğunu ise Bakara 177 den görüyoruz;” (Birr) İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı
tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a,
ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasını
gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve
kölelere sevdiği maldan harcar (infak), namaz kılar, zekat verir. Antlaşma
yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında
sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Muttakiler ancak
onlardır!” Muttakiler ancak bunlardır. Yani? Yanisi şu; muttakiler için yol
göstericidir Kur’an!(2/2) Allah muttakilerin velisidir: vallâhu veliyyul
muttekîn!Ve Rablerinden olan bir
hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de muttakilerdir.(2/5)
Zaten kişinin
hazinesi kalbinde olan değilmidir? Kalbinde Allah muhabbeti ve gözü hayırda
olan için; mal ve servet, Süleyman Peygamber gibi hayrı hatırlattığı için sevilir.
Karun gibi biriktirerek; nefsi tüketim için değil.